Marka Tescili Nedir, Marka Tescil Belgesi Nasıl Alınır?

Marka tescili; bir kişiye veya işletmeye ait ürün veya hizmetlerin diğerlerinden ayırt edilmesini sağlamak ve bir markanın sahip olduğu tüm haklara hukuki koruma sağlamak amacıyla tescil işleminin yürütüldüğü resmi bir süreçtir.  

Bir teşebbüs veya şahsa ait olan ürün veya hizmetin özelliğini belirterek diğer işletmelerden ayırt edilebilir hale getirmek ve tüketici nezdinde karışıklıklara yol açmak amacıyla yapılan marka tescili, marka sahibine tanınan hakların korunması bakımından çok önemli bir yere sahiptir. 

Marka; koruma kapsamının açık ve net olarak sicil kayıtlarında gösterilebilir olması şartıyla sözcükler, sayılar, şekiller, renkler, sesler ve ürünlerin ambalaj şekilleri dahil olmak üzere her türlü simgeden oluşabilir. 

Markalara kimlik kazandıran tescil işlemleri,  marka olabilecek işaret ve sembollerin ait olduğu işletme veya kişilerin belirlenmesi ve markaların üçüncü kişiler tarafından kullanılmasını engellenmesi amacıyla yapılmaktadır. Marka başvurularının yapıldığı ve sonunda tescil belgesinin verildiği tek yetkili kuruluş ise “Türk Patent ve Marka Kurumu”dur. 

Türk Patent ve Marka Kurumu’na marka koruması için başvuru yapılırken bu alanda faaliyet gösteren  yetkili kurumlara vekalet verilerek süreç başlatılabilir. Marka tescil sürecinin doğru bir şekilde yürütülmesi amacıyla başvuru yapılmadan önce marka sınıflarının belirlenmesi ve  başvuruya üçüncü kişiler tarafından itiraz gelmesi halinde savunma yazılması gibi durumlarda yetkili kurumların rolü büyüktür. Tescil sürecinin sona ermesinin ardından marka, kanunlar çerçevesinde korunmaktadır.

Marka Tescilinin Faydaları Nelerdir?

Bir fikir veya ürün, ortaya çıktığı ilk andan itibaren koruma gerektirmektedir. Bu husus, üzerinde önemle durulması gereken ve hak iddia edebilmek adına gerekli olan bir prosedürdür. Bir teşebbüse ait hizmet veya malların diğer teşebbüslerinkinden ayırt edilmesini ve tam olarak korunmasını sağlamak, tescil ile gerçekleşir.

Sınai Mülkiyet Kanunu’nda koruma altına alınan marka üzerinde üçüncü kişilerin hak ileri sürebilmesi veya kullanabilmesi tescil işlemi ile engellenmektedir. Markanın tescil edilmesi, marka hakkı sahibine geniş bir koruma sağlamaktadır. Günümüzde işletme sayısının çoğalması, benzer isimlerin veya logoların kullanılması gibi pek çok durum haksız rekabete yol açmaktadır. Müşteriler nezdinde tanınan ve bilinen markaların yarattığı güven ortamından haksız kazanç elde etmek isteyen bazı teşebbüsler mevcut. Bu gibi durumlarda marka tescilinin önemi, yalnızca markaya ait sembollerin taklit edilmesinde değil, aynı zamanda olası her türlü hukuki duruma karşı koruma sağlaması nedeniyle de önem kazanıyor. 

Sahibine hukuki bir koruma sağlayan marka tescilin avantajları şu şekildedir: 

  • Marka tescili, markaya geniş kapsamlı bir koruma sunmasının yanı sıra tescilli marka ile ayırt edilemeyecek benzerlikte olan markaların tescil edilmesini ve kullanılmasını önler. Tescil işlemi sayesinde özgün bir kimlik kazanan marka, müşteriler tarafından rahatlıkla ayırt edilebilir. 
  • Kullanıcıların gözünde güven oluşturan tescilli marka, değerini arttırarak tercih edilebilir konuma gelir.
  • Olası marka ihlallerine karşı marka hakkının ileri sürülmesi için tescil gereklidir. Tescilsiz markalar yalnızca haksız rekabete ilişkin dar bir korumadan faydalanabilmektedir.
  • Marka hakkı tecavüze uğrayan hak sahibi yasal yollara başvurarak tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüzün kaldırılması ile uğranılan maddi ve manevi zararın tazminini talep edebilir.  Ayrıca, marka sahibi markaya tecavüz oluşturan  ürünler ile bunların üretiminde kullanılan cihaz veya araçlara elkonulmasını isteyebilir.
  •  Marka hakkını ihlal eden kişiler hakkında ceza soruşturması başlatılmasının talep edilmesi ve  “com.tr” uzantılı domain alınması gibi birçok durumda marka tescili büyük önem arz etmektedir.
  •  Devlet teşviklerinde ve kalite belgelerinde tescil edilmiş bir marka, bu gibi imkanlardan yararlanabilmektedir.  Tescilli bir marka kurumsal bir kimlik kazanmış olur ve  devletin sağladığı teşvik programlarından faydalanma hakkı sağlanır. Ayrıca marka tescili sayesinde ISO kalite belgesi ve CE belgesi gibi sertifikalar edilebilir. Bu sayede marka, ulusal ve uluslararası alanda prestij yakalama imkanı bulur.
  • Tescilli bir markanın tüm hakları marka hakkı sahibine ait olduğundan, tescili yapan taraf lisans verme hakkını da elde eder. Bunun sonucu olarak,  marka hakkı devredilebilir ve miras bırakılabilir hale gelmektedir.
  • Son olarak, marka hakkı koruması 10 yıl süreyle geçerli olur. Ancak, koruma süresi 10’ar yıllık periyotlarla uzatılabilir.  Tescil süresi bitiminden sonra 6 ay içinde tescil için yenileme başvuru yapılmamışsa 6. ayın sonunda marka tescil hakkını kaybetmiş olur. 

Marka Tescili Neleri Kapsar?

Marka tescili, bir işletmenin ürün, hizmet veya ticari olarak kullanılan sembollerin yasal olarak koruma altına alınmasıdır.  Tescil kapsamı; markanın kullanmış olduğu her türlü logo, işareti veya sembolü içerebilir. Marka olabilecek işaret arasında kelimeler, logo ve şekiller, renkler ve harfler yer alır.  Ayrıca işaretler, ses veya koku gibi duyusal özelliklere sahip de olabilir. Tüm bu işaret ve semboller marka tescili kapsamına girmektedir.

Marka tescili, marka sahibine geniş bir koruma kapsamı çizer. Öncelikle, tescil edilen bir marka aynı veya benzer işaret, mal veya hizmetlere karşı diğer işletmelerin marka hakkı elde etmesini engelleyebilmektedir. Bunun yanı sıra, ileride meydana gelebilecek her türlü ihlalin önüne geçilmesi marka tescili ile sağlanır. 

Marka koruması, her türlü ürün veya hizmeti kapsarken ticari olarak da koruma sağlar. Bir işletmenin diğer işletmelerden ayırt edilebilir nitelikte olması marka tescili  ile sağlanır. Tescilli bir marka, benzer işaretler kullanarak tüketiciyi yanıltmaya ve bunun sonucunda marka sahibinin itibarını zedelemeye çalışan işletmeler için hukuki bir koruma kalkanı görevi görmektedir. 

Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından tescil edilen markalar yalnızca Türkiye sınırları içinde korunmaktadır. Bu açıdan tescilin kapsamı ülkesel olup yalnızca tescil edildiği ülkede geçerli olmaktadır. Eğer marka sahibi, markasının uluslararası alanda koruma altına alınmasını isterse faaliyet göstermek istediği ülkeye tescil başvurusu yapmalıdır.

Tescilin kapsamı 10 yıllık süre ile öngörülmüştür. Ancak bu süre yalnızca 10 yıl ile kısıtlı olmayıp, her 10 yıllık süre sonunda koruma süresi uzatılabilmektedir. Koruma süresinin kaç defa 10’ar yıl uzaması konusunda herhangi bir sınır belirlenmemiştir, bu nedenle sürelere dikkat ederek marka koruması uzatıldığında marka uzun yıllar korunabilecektir. 

Marka tescil kapsamı marka sahibine geniş hak ve yetkiler tanıyarak, diğer işletmelerin mal veya hizmetlerinden ayırt edilebilmesine ve dolayısıyla marka itibarı oluşturma ve korumalarına katkı sağlar. Tescil edilen ve korunan bir markaya karşı tüketiciler tarafından güven oluşur ve markanın belirli kaliteyi yakalamasına yardımcı olur. Son olarak marka tescil kapsamının, ülkesellik ilkesi nedeniyle yalnızca Türkiye’de koruma altına alınacağını hatırlatmakta fayda var. 

Marka Tescili Nasıl Yapılır?

Tescil ettirmek istediğiniz markanın bir başkası adına tescilli olup olmadığı veya ayırt edilemeyecek derecede benzerlik içerip içermediği gibi unsurların başvuru yapılmadan önce detaylı bir şekilde araştırılması gerekmektedir. Marka tescil işlemelerinin en önemli adımını oluşturan marka ön araştırması, uzun bir süreci kapsayan marka tescil işlemlerinin vakit kaybetmeden ve sağlıklı bir şekilde yürütülmesine yardımcı olmaktadır. 

Marka ön araştırması yapılırken, markanın hizmet vereceği sınıfların belirlenmesi de büyük önem taşımaktadır. Araştırma ve sorgulama tamamlandıktan sonra marka başvurusu için gerekli olan belgelerin hazırlamasıyla başvuru işlemlerine başlanabilir. Bu işlemler başvuran tarafından yapılabileceği gibi, marka-patent konusunda danışmanlık veren firmalar tarafından da yapılabilir. Özel vekaletname ile yürütülen başvuru işlemleri tamamlanıp marka başvurusu onaylandıktan sonra da gerekli takipler danışmanlık firmaları tarafından yürütülebilir.

Marka ön araştırması ve sınıfların belirlenmesinin ardından yapılacak başvurularda gerekli olan belgeler şu şekildedir:

  • Tescil edilmek istenen markaya ait logo, görsel, slogan ve renklerden oluşan tasarımlar bilgisayar ortamında hazırlanmalıdır.
  • Markaya ait resmi bilgiler ile markanın hizmet vereceği sınıfların yer aldığı başvuru formunun tam ve eksiksiz olarak doldurulması gerekmektedir.
  • Marka tescil başvurusu şahıs veya şirket adına yapılabilir. Şahıs adına yapılan başvurularda T.C. kimlik ve adres bilgileri; şirket adına yapılıyorsa vergi levhası ve faaliyet belgesi sunulmalıdır.
  • Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından marka tescili için her yıl belirlenen başvuru bedellinin ödendiğine dair ödeme dekontunun başvuru evraklarına eklenmesi gerekmektedir.

Marka başvurusu onaylandıktan sonra Türk Marka ve Patent Kurumu tarafından titizlikle incelenmektedir. Buna göre, yapılan incelemelerde tescili istenen marka ile aynı veya benzer nitelikte marka bulunmadıysa tescil edilmek istenen marka, resmi marka bülteninde yayınlanmaktadır. 2 aylık bir yayınlanma süresi boyunca ilgili kişiler tescil edilmek istenen markaya itiraz etme hakkına sahiptir.  Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından yayınlanan resmi bültende yer alan marka ile ilgili herhangi bir itiraz bulunmuyorsa markanın tescil edilmesine karar verilir. Ardından tescil başvurusu için gerekli işlemlerin gerçekleştirilmesiyle tescil belgesi alınır ve artık marka tescilli olarak korunmaya başlamaktadır. 

Marka Tescil Başvurusu Ne Kadar Sürer?

Marka tescil işlemlerine başlamadan önce kapsamlı ve detaylı bir araştırma yapılması gerekmektedir. Markanın daha önce kullanılmış olması başvuru yapılmasını engelleyeceği gibi, bir benzerinin olması da tescil prosedürünün süresini uzatabilmektedir. Marka başvurusu yapmadan önce tescil edilecek marka örneğinin detaylıca araştırılması ve hangi marka sınıfında tescil edilmek isteniyorsa, yer alacağı sınıf kapsamının iyi belirlenmesi gerekir. Dikkatli bir ön araştırma, marka tescil işlemleri sırasında oluşabilecek engelleri minimuma indirmeye yardımcı olarak sürenin uzamasını engellemektedir.

Marka tescil işlemleri başvurunun yapılması ve bu başvurunun Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından incelenmesi ile başlayan uzun bir süreçtir. Başvurunun incelenip kabul edilmesinin ardından ilgili kişilerin itirazlarını öne sürebilmesi için resmi marka bülteninde yayınlanma sürecini de  kapsamaktadır.

Öncelikle, başvuru Kurum tarafından marka uzmanları tarafından incelemeye alınır. Marka başvurusunun herhangi bir red durumuyla karşılaşmaması halinde marka, Türk Patent ve Marka Kurumu’nun  resmi marka bülteninde yayınlanır ve itiraz süresi başlamış olur. Marka, 2 aylık itiraz süresi içinde herhangi bir itiraz almamışsa tescil belgesi almaya hak kazanır. Yayınlanan markaya itiraz gelmemesi durumunda süreç yaklaşık yaklaşık 6 ile 10 ay arasında sonuçlanabilmektedir. Ancak, markaya herhangi bir itirazın gelmesi ve  itirazlara yönelik yapılacak olan savunmalar süreci uzatabilmekte ve tescil belgesinin daha geç bir tarihte elde edilmesine yol açabilmektedir. 

Başvurusu eksiksiz olarak yapılan ve itiraz süresi içerisinde herhangi bir itiraz gelmeyen markalar, tescil edilmek üzere sicile işlenir. Tescil işlemlerinin sona ermesiyle birlikte marka tescil belgesi, marka sahibine verilir.

Marka Tescil Ücretleri

Marka tescil sürecinde, Türkiye Patent ve Marka Kurumu tarafından yıllık olarak belirlenen ücretlerin ödenmesi gerekmektedir. Her yıl değişen bu ücretlerin güncel miktarını takip etmek önemlidir. Marka başvurusunun yapılacağı sınıflara göre değişkenlik gösteren ücretler haricinde başvuru sonunda elde edilecek tescil belgesi ile harç bedeli de ilave edilmektedir.

Türk Patent ve Marka Kurumu’nun belirlediği marka işlem ücretleri, markanın tek bir sınıfta ya da birden fazla sınıfta tescil edilmesine imkan tanımaktadır. Sınıf sayısı arttıkça marka başvuru ücreti de artmaktadır. Buna ek olarak; marka başvurusu  profesyonel bir marka danışmanlık firması aracılığıyla yapıldığında, marka tescil sürecinin takibi, kontrolü ve hızlıca sonuçlandırılması amacıyla sunulan hizmet karşılığında kurumun belirlediği hizmet bedelini ödenmelidir.

Marka tescil edilip 10 yıl kullanıldıktan sonra,  koruma süresi sonunda yenileme yapılmak istendiğinde de, Türkiye Patent ve Marka Kurumu tarafından ilgili yıl için belirlenen marka yenileme ücretinin ödenmesi gerekmektedir.

Marka Tescili İçin Marka Tescil Sınıfı Nedir?

Marka tescil başvurusu yapılacak her bir hizmet veya her ürün belli bir kategori içinde yer alır. Başvuru konusu ürün veya hizmetin hangi sınıfta yer alacağı konusunda  Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından belirlenen listede bir rehber niteliğindedir.  Bu listede yer alan sınıflandırmalar arasından seçim yapılarak başvuru yapılırken mutlaka bu sınıflar belirtilmelidir.

Kaynağını Nice Sınıflandırma Sistemi’nden alan marka sınıflandırması,  markaların ait olduğu sınıfların belirlenmesinde kullanılmaktadır.  45 farklı sınıf öngören bu sistem,  binlerce mal ve hizmet kategorisini ayrıntılı bir şekilde belirtir. Her bir sınıf, benzer nitelikteki ürün veya hizmetleri gruplayarak bir sınıflandırma yapar. Bu sayede marka tescil başvuruları sicilde daha açık ve anlaşılır bir şekilde gösterilebilmektedir.

45 adet sınıflandırma arasından, 1. ve 34. arası sınıflar ürün grupları için düzenlenmişken; 35. ve 45. sınıflar hizmet sunacak markalar için sınıflandırılmıştır. Örneğin, 3. sınıfta tescil edilmek istenen bir markanın faaliyet konusu sabunlar, leke çıkarıcılar ve diş bakım ürünleri olabilirken; 44. sınıfta tescil edilmek istenen bir marka, güzellik bakımı hizmetleri veya tarım, bahçecilik ve ormancılıkla ilgili hizmetler sunabilir. 

Markanın koruma kapsamını ve kullanım alanını belirlemek ayrıca markanın karşılaşabileceği riskleri en aza indirmek amacıyla marka sınıflarının belirlenmesi son derece önemlidir. Markanın sunacağı ürün ve hizmetlerin ilgili tüm sınıflarda tescil edilmesi, markaya karşı üçünü kişilerin hak iddia etmesini minimuma indirgeyerek marka için tam bir koruma sağlar. Örneğin bir boya firmasının, boya malzemeleri ile ilgili 2. sınıfta tescili yapılması gerekmektedir. Ancak aynı marka,  aynı zamanda yangın söndürücü madde de satıyorsa ilgili sınıfta da tescil yaptırmalıdır.  Bu sayede tescil edilen marka kapsamı ve sınıfları belirtilerek geniş bir koruma sağlanmış olur. Ancak, başvuru esnasında  belirtilmeyen sınıflar için korumadan yararlanmak söz konusu olmayacaktır. 

Marka tescili, benzer mal ve hizmetlerin markayı taklit etme olasılığını ortadan kaldırmaya yarayan bir araçtır.  Ancak markaya yalnızca başvuru esnasında beyan edilen sınıflarda  koruma sağlanır. Markanın sunacağı mal ve hizmetleri bir şekilde belirlemek ve sınıflandırmayı eksiksiz bir şekilde yapmak, markanın tescil edildiği tüm sınıflarda yasal bir koruma sağlayacaktır. Olası ihlal ve uyuşmazlıkların çözümünü kolaylaştırmak için Türk Patent ve Marka Kurumu’na başvuru yapıldığı esnada markanın ihtiyaç duyduğu tüm sınıflar eklenmelidir.

Başvuru yapılırken her bir sınıf için ayrı ücretlendirme öngörülmüştür. Markanın ihtiyaç duyduğu kadar sınıflar tercih edilebilmeli ve bunun sonucunda gerekli olan miktar ödenmelidir. Belirlenen sınıflar, marka sahibine o sınıf veya sınıflar kapsamındaki ürün veya hizmetleri için geniş kapsamlı bir yasal koruma sağlar. Yanlış veya eksik sınıflandırma markanın yaşayabileceği riskleri çoğaltabilir.  Bu nedenle, marka tescil başvurusu yapılırken marka sınıfları dikkatlice seçilmesi ve uzmanlardan yardım alınarak yapılması tavsiye edilmektedir.

Marka başvurusu yaparken sunacağınız mal ve hizmetin kapsamının belirlenmesi ve oluşabilecek tüm risklerin önlenmesi adına sağlıklı bir marka tescil süreci için Natro ile iletişime geçerek markanızı tescil ettirebilirsiniz. 

0 Shares:
Benzer İçerikler